Pinokyo
Açıklama
Zamanın birinde bir tahta parçası vardı. Bu, iyi cins bir tahta deyildi. Soğuk günlerde sobada veya şöminede yakıp ısınmak için kullanılan türdendi.
Bu tahta parçası kendisini bir gün, yaşlı bir gün, yaşlı bir marangoz olan Bay Kiraz'ın dükkânında buldu. Bu marangozun asıl adı Antonio'ydu fakat burnunun ucu daima olgun bir kiraz gibi kırmızı ve parlak oldugu için herkes onu "Bay Kiraz" diye çağırırdı.
Bay Kiraz, bu tahta parçasını görünce çok seviindi. Ellerini ovuşturarak kendi kendine "Küçük masama bacak yapmak için işte tam böyle bir tahtaya ihtiyacım vardı." dedi.
Sonra bir an bile beklemeden keskin baltasını eline aldı. Tahtayı yontmak için hazırlandı. Fakat ilk darbeyi indirmek için kaldırdığı sırada kolu havada kaldı. Çünkü o sırada, "Lütfen bana çok sert vurmayın!" diye yalvaran ince bir ses duydu.
Bu tahta parçası kendisini bir gün, yaşlı bir gün, yaşlı bir marangoz olan Bay Kiraz'ın dükkânında buldu. Bu marangozun asıl adı Antonio'ydu fakat burnunun ucu daima olgun bir kiraz gibi kırmızı ve parlak oldugu için herkes onu "Bay Kiraz" diye çağırırdı.
Bay Kiraz, bu tahta parçasını görünce çok seviindi. Ellerini ovuşturarak kendi kendine "Küçük masama bacak yapmak için işte tam böyle bir tahtaya ihtiyacım vardı." dedi.
Sonra bir an bile beklemeden keskin baltasını eline aldı. Tahtayı yontmak için hazırlandı. Fakat ilk darbeyi indirmek için kaldırdığı sırada kolu havada kaldı. Çünkü o sırada, "Lütfen bana çok sert vurmayın!" diye yalvaran ince bir ses duydu.
Kitap Ayrıntıları
Stok Kodu
:
9789756457467
Boyut
:
135-210
Sayfa Sayısı
:
238
Basım Yeri
:
İstanbul
Basım Tarihi
:
2000
Çeviren
:
Mustafa Gürsoy
Kapak Türü
:
Karton
Kağıt Türü
:
2.Hamur
Dili
:
Türkçe
9789756457467
227022
https://www.benlikitap.com/urun/pinokyo-20
Pinokyo
2.41
Zamanın birinde bir tahta parçası vardı. Bu, iyi cins bir tahta deyildi. Soğuk günlerde sobada veya şöminede yakıp ısınmak için kullanılan türdendi.
Bu tahta parçası kendisini bir gün, yaşlı bir gün, yaşlı bir marangoz olan Bay Kiraz'ın dükkânında buldu. Bu marangozun asıl adı Antonio'ydu fakat burnunun ucu daima olgun bir kiraz gibi kırmızı ve parlak oldugu için herkes onu "Bay Kiraz" diye çağırırdı.
Bay Kiraz, bu tahta parçasını görünce çok seviindi. Ellerini ovuşturarak kendi kendine "Küçük masama bacak yapmak için işte tam böyle bir tahtaya ihtiyacım vardı." dedi.
Sonra bir an bile beklemeden keskin baltasını eline aldı. Tahtayı yontmak için hazırlandı. Fakat ilk darbeyi indirmek için kaldırdığı sırada kolu havada kaldı. Çünkü o sırada, "Lütfen bana çok sert vurmayın!" diye yalvaran ince bir ses duydu.
Bu tahta parçası kendisini bir gün, yaşlı bir gün, yaşlı bir marangoz olan Bay Kiraz'ın dükkânında buldu. Bu marangozun asıl adı Antonio'ydu fakat burnunun ucu daima olgun bir kiraz gibi kırmızı ve parlak oldugu için herkes onu "Bay Kiraz" diye çağırırdı.
Bay Kiraz, bu tahta parçasını görünce çok seviindi. Ellerini ovuşturarak kendi kendine "Küçük masama bacak yapmak için işte tam böyle bir tahtaya ihtiyacım vardı." dedi.
Sonra bir an bile beklemeden keskin baltasını eline aldı. Tahtayı yontmak için hazırlandı. Fakat ilk darbeyi indirmek için kaldırdığı sırada kolu havada kaldı. Çünkü o sırada, "Lütfen bana çok sert vurmayın!" diye yalvaran ince bir ses duydu.