Memurun Ölümü; Bütün Öyküleri 1 (1880-1884)Bütün Öyküleri 1 (1880-1884)

Açıklama

Everest Yayınları dünya öykü ve tiyatro edebiyatının tartışmasız en büyük isimlerinden biri olan Anton Çehovun tüm yapıtlarını yayımlıyor. Mehmet Özgülün Rusça asıllarından yaptığı özenli çevirileriyle kronolojik olarak yayımlanacak olan Çehov kitaplığının ilk cildi Memurun Ölümü, 1880-1884 yılları arasında yazılmış 62 öyküyü kapsıyor. Acılardan, ezinçten başka bir şey çarpıyor mu gözünüze? Hırsızlık, soygunculuk, yağmacılık, dolandırıcılık, her türlü kötülük sarmış dünyamızı! Herkes umutsuzluktan kendini içkiye vermiş! Zorbalık diz boyu! Gücü gücü yetene!.. Sonuçta bir sürü gözü yaşlı, acı çeken insan! İşte burada bizler onlar için ağlıyor (konuşmacının gözleri yaşarmıştı) ve kadehimizi... Tam bu sırada kapı aralandı, biri sessizce içeriye süzüldü. Başımızı döndürüp baktığımızda, tepesinde geniş dazlağı, dudaklarında babacan gülümsemesiyle ufak tefek bir adam gördük. Çok yakından tanıdığımız biriydi bu. Adam durdu, konuşmalara kulak kabarttı
%15
24,00TL
20,40TL
Kazancınız : 3,60TL

Satışta değil

Kitap Ayrıntıları

Stok Kodu
:
9789752897779
Boyut
:
135-195-0
Sayfa Sayısı
:
320
Basım Yeri
:
İstanbul
Baskı
:
2
Basım Tarihi
:
2013-03-02
Kapak Türü
:
Karton
Kağıt Türü
:
2.Hamur
Dili
:
Türkçe
9789752897779
209573
Memurun Ölümü; Bütün Öyküleri  1 (1880-1884)
Memurun Ölümü; Bütün Öyküleri 1 (1880-1884) Bütün Öyküleri 1 (1880-1884)
20.40
Everest Yayınları dünya öykü ve tiyatro edebiyatının tartışmasız en büyük isimlerinden biri olan Anton Çehovun tüm yapıtlarını yayımlıyor. Mehmet Özgülün Rusça asıllarından yaptığı özenli çevirileriyle kronolojik olarak yayımlanacak olan Çehov kitaplığının ilk cildi Memurun Ölümü, 1880-1884 yılları arasında yazılmış 62 öyküyü kapsıyor. Acılardan, ezinçten başka bir şey çarpıyor mu gözünüze? Hırsızlık, soygunculuk, yağmacılık, dolandırıcılık, her türlü kötülük sarmış dünyamızı! Herkes umutsuzluktan kendini içkiye vermiş! Zorbalık diz boyu! Gücü gücü yetene!.. Sonuçta bir sürü gözü yaşlı, acı çeken insan! İşte burada bizler onlar için ağlıyor (konuşmacının gözleri yaşarmıştı) ve kadehimizi... Tam bu sırada kapı aralandı, biri sessizce içeriye süzüldü. Başımızı döndürüp baktığımızda, tepesinde geniş dazlağı, dudaklarında babacan gülümsemesiyle ufak tefek bir adam gördük. Çok yakından tanıdığımız biriydi bu. Adam durdu, konuşmalara kulak kabarttı
Kapat